Yaşamaya değen her özel günü sakla, inadına dövüşen bir kuşakla
Sevmeyi bilmeyene yasakla aşkı çünkü her şeyi hesaplar o...
Hesaplar, o!
Yüze gülen her seni yüceltme yokla
Düzülmüş övgüyü sirenle satma
Ölür mü gençliğine söven dayaklar, sevgiye inanan çocuklar?
O çocuklar, o?
Yas tutulur ölü dirilir
Çok durulur az gidilir
Aşkın teni aslen kızılderili, katleden o beyaz adam bir zırdeli mi ne?
Lehn bu ne iş be?
Lambaya püf de!
Çocuklar dolaşır kırık abaküsle
Her şeyi konuşuyorum lehn bana küsme!
Yine doluyor mu aşk odama?
Yine vuruyor mu sol yanıma?
Bir gece, bir soğuk, bir ayaz tutar kalpsiz günü
Bir sebep, o doğar, bir maraz tutar hadsiz dünü
Çoğalır çoğalır tükenen zaman, nedir harcanan, güne doğmayan?
Yoksun diye yok rüya!
Yoksun diye yok hülya!
Atılır tüm dertlerim, kırılır aile fertlerim
Aşk yoksa tutup gebert beni!
Lan ben hiç ölmemeyi diretmedim...
Toprağa aşık şu kemikleri, kır son bulsun deliliklerim
Sar filizlenecek o ilikleri, bir tomurcuk bak yeniliklerim...
Deliliklerim alır ilkleri, sarar ilkleri, bulur itleri
Dandikleri kovar hislerim, kaprisleri çekemez derim
Benim hislerim: Güz balçığı, hayat alçağı, aşk kaltağı, kar ortağı, zarar otlağı, ego hortlağı, sıkı gırtlağı hey!